8. sınıf ingilizce 3. ünite kelimeleri pdf
8. Sınıf İngilizce 3. Ünite Kelimeleri ve Anlamları - in the Kitchen Kelimeler
8. sınıf ingilizce 3. ünite kelimeleri pdf indirmek için aşağıdaki linke tıklayınız. 8.sınıf 3.ünite kelime listesi sayfanın aşağısında görebilirsiniz. Ayrıca tüm 8. sınıf İngilizce kelimeler tüm üniteler için sayfanın en altındaki bağlantıya tıklayabilirsiniz.
8. Sınıf İngilizce 3. Ünite Kelimeleri - In the Kitchen
- add: eklemek
- bake: fırında pişirmek
- baked: fırında pişmiş
- baking powder: kabartma tozu
- baking tray: fırın tepsisi
- be crazy about: bayılmak, çok sevmek
- beef broth: et suyu
- beef: dana eti
- bell pepper: dolmalık biber
- bitter: acı
- boil: kaynatmak, haşlamak
- bowl: kase
- breadcrumbs: ekmek kırıntısı
- bunch: tutam, salkım, demet
- butter: terayağı
- cake pan: kek kalıbı
- cake: pasta
- can’t stand: katlanamamak, hiç sevmemek
- cherry: kiraz
- chicken: tavuk
- chop: doğramak
- chopped: doğranmış
- cilantro: kişniş
- combine: birleştirmek, karıştırmak
- cook: pişirmek
- cookies: kurabiye
- corn starch: mısır unu
- cover: kapatmak, üstünü örtmek
- crack egg: yumurta kırmak
- crush: ezmek, kırmak
- cucumber: salatalık
- cuisine: mutfak, mutfak kültürü
- cummin: kimyon
- cut into half: yarıya kesmek
- cut into piece: dilimler halinde kesmek
- delicious: lezzetli
- dessert: tatlı
- dice: küp şeklinde doğramak
- diced: küp küp doğranmış
- different: farklı
- dish: yemek
- dissolve: eritmek, çözdürmek
- dough: hamur
- drain: süzmek
- dried seaweed: kurutulmuş deniz yosunu
- each: her bir
- easy to make: yapması kolay
- enjoy: afiyet olsun, hoşlanmak
- everywhere: her yerde
- eye-catching: göz alıcı
- fatty: yağlı
- firmly: sıkıca
- flour: un
- forget: unutmak
- fork: çatal
- freeze: dondurmak
- freezer: dondurucu
- fry: kızartmak, yağda pişirmek
- gain experience: deneyim kazanmak
- garlic: sarımsak
- ginger: zencefil
- go well with: iyi gitmek
- grater: rende
- grill: ızgara yapmak
- grilled: ızgarada pişmiş
- guest: misafir
- half: yarım
- have sweet tooth: tatlıyı çok sevmek
- have to: zorunda olmak
- healthy: sağlıklı
- heat: ısıtmak
- homemade: ev yapımı
- hour: saat
- ingredient: malzeme
- knead: yoğurmak
- knife: bıçak
- lengthwise: uzunlamasına
- make a dish: yemek yapmak
- marinate: terbiyelemek, marine etmek
- mash: püre haline getirmek
- mashed: püre haline getirilmiş
- meal: yemek, öğün
- meat: et
- meatball: köfte
- mince: kıyma
- mix: karıştırmak
- mixture: karışım
- omelet: omlet
- one cup of oil: bir fincan yağ
- onion: soğan
- other: diğer
- oven: fırın, ocak
- over a surface: düz bir yüzeye
- own: sahip olmak
- pan: tava
- pasta: makarna
- peel: soymak
- pepper: biber
- piece of cake: kek dilimi
- place: yerleştirmek
- plant: bitki
- plastic wrap: streç film
- plate: tabak
- popcorn: patlamış mısır
- possible: mümkün
- pour: dökmek
- powdered sugar: pudra şekeri
- prefer: tercih etmek
- preheated: önceden ısıtılmış
- preparation: hazırlık
- prepare: hazırlamak
- press firmly: iyice sıkıştırmak, sıkıca bastırmak
- process: yapılış
- put: koymak
- ready: hazır
- recipe: yemek tarifi
- refrigerator: buzdolabı
- remember: hatırlamak
- remove: kaldırmak, çıkarmak
- rice: pilav, pirinç
- rinse: durulamak, suyla yıkayıp temizlemek
- roast: fırında kızartmak
- roll: yuvarlamak, açmak
- salt: tuz
- salty: tuzlu
- sauce: sos
- saucepan: tencere
- search for: araştırmak
- season: baharatlamak
- serve warm: sıcak servis etmek
- serve with sauce: sosla servis etmek
- serve: servis etmek
- sesame oil: susam yağı
- sheet: kağıt, yaprak
- show: göstermek
- slice into strip: diklemesine dilimlemek
- slice: dilimlemek
- sliced: dilimlenmiş
- sour: ekşi
- spicy: baharatlı
- spoon: kaşık
- spread: sürmek, yaymak
- sprinkle: serpmek
- squeeze lemon: limon sıkmak
- steak: biftek, kalın dilim et
- steam: buharda pişirmek
- step of preparing: hazırlanma aşaması
- step: adım, aşama
- stir constantly: sürekli karıştırmak
- stir: karıştırmak
- strainer: süzgeç
- strawberry: çilek
- sweet: tatlı
- tablespoon: yemek kaşığı
- take part: yer almak
- taste: tatmak
- tasty: lezzetli
- teaspoon: çay kaşığı
- tender: gevrek, sert olmayan
- tie: bağlamak
- tip: ipucu
- toss: çalkalamak, karıştırmak, fırlatmak
- try: denemek
- turn upside down: baş aşağı etmek, alt üst etmek
- use: kullanmak
- various colours: çeşitli renkler
- various: çeşitli
- vegetable oil: bitki yağı
- walnut: ceviz
8. Sınıf Kelimeleri Tüm Üniteler
Tüm Sınıfların İngilizce Kelimeleri İçin Tıklayınız